Kendime Notlar (5): Çözüm; hastaya ilaç mı, yorguna sert bir kahve mi?

"Avrupa’nın Hasta Adamı” ifadesini duyunca, tüylerimiz diken diken olurdu zira bu ifade geçmişte yaşadığımız coğrafya için sıklıkla kullanılan bir ifade idi.

"sick man of Europe", ifadesini son zamanlarda yine duyar olduk ama bu sefer ilginç ve farklı bir şekilde ve farklı ülkeler için.

Anladığım kadarıyla The Economist Dergisi, bu ifadeyi seviyor ve farklı zamanlarda farklı ülkeler için kullanmayı tercih ediyor ama son dönemde özellikle Almanya için (bir dönem İtalya için de) kullanmayı tercih ediyor.

Bu ve benzeri haberler Avrupa ülkeleri arasında psikolojik, sosyolojik ve tarihsel ilginç bir rekabete işaret ediyor sanki!

Almanya’da son dönemde yaşanan bazı tartışmalar da belki bunları besliyor. Malum IMF 2023 yılı için, gelişmiş ülkeler arasında büyüyemeyecek tek ülke olarak Almanya’ya işaret etmişti ve 2024 yılı için de çok umut vermemişti.

Corona sonrası süreçte, pek çok ülkede olduğu gibi Almanya'da da,

artan enflasyon rakamları, özellikle de gıda ve enerji fiyatlarındaki artışlar,

yüksek faiz oranları,

azalan yatırım yapma iştahı,

göçler (düzenli-düzensiz-nitelikli-niteliksiz),

dijitalleşme vb. başlıklar tartışmaların merkezinde yer alan kavramlar.

Bu çerçevede gelişmelere dair son değerlendirmeyi, Federal Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, Yıllık Ekonomi Raporu 2024’in sunumunda yaptı. Habeck’e göre;

 

  • Alman ekonomisi zor sularda. Krizden umulandan daha yavaş çıkılıyor. Küresel ekonomik ortam istikrarsız ve küresel ticaret büyümesi tarihsel olarak düşük; bu da Almanya gibi ihracat yapan bir ülke için zorlu bir durum.
  • Enflasyonla mücadele ihtiyacı aynı zamanda yüksek faiz oranlarına da yol açtı, bu da şirketlerin yatırımlarını olumsuz etkiledi. Başta inşaat sektöründe düşüşler görülüyor ancak Federal Anayasa Mahkemesi'nin geçen Kasım ayında aldığı karar sonucunda federal hükümetin bütçesine öncelik vermek zorunda kalması gibi özel faktörler de var.
  • Gerçek şu ki, Almanya uzun yıllardır biriken yapısal sorunlardan muzdarip. Şu anda ihtiyaç duyulan şey bir reform hızlandırısıcıdır.
  • Almanya'nın en büyük sorunu iş gücü sıkıntısı. Önümüzdeki birkaç yıl içinde durum daha da kötüleşecek ve potansiyel büyümeyi engelleyecektir.
  • Yatırımın önündeki en büyük engel, şirketler için eziyet haline gelen bürokrasidir. Bürokrasiyi azaltmanın ilk adımları atıldı. Ancak bu yalnızca bir başlangıç olabilir.
  • Federal Hükümet, Almanya'nın mevcut ekonomik zayıflığın üstesinden gelebileceğine, büyüme potansiyelini artırabileceğine ve kapsamlı ve hedefe yönelik bir tedarik politikasıyla dönüşümü başarıyla ilerletebileceğine inanıyor.

 

[raporun tamamına ulaşmak için: https://www.bmwk.de/Redaktion/DE/Pressemitteilungen/2024/02/20240221-jahreswirtschaftsbericht-2024.html]

***

Almanya Maliye Bakanı Christian Lindner ise, Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşmada,

 

  • birilerinin "hasta adam" nitelemesinin aksine Almanya'nın Avrupa'nın " sert bir fincan kahveye " ihtiyacı olan 'yorgun bir adam' olduğunu ifade etti. Ülkedeki ekonomik gerilemenin reformların uygulamaya konulması için bir uyandırma fırsatı olduğunu söyledi. Lindner, ülkedeki, enerji ve dijital teknolojinin kullanılabilirliğini ekonominin arz yönlerine ulaşmak için esnek reformlar yoluyla üretkenliğin artırılması gerektiğini vurguladı.

 

Sosyal bilimlerciler, laboratuvar ortamında çalışmaz diye bilirdik ama ekonomistler için krizler, enflasyonist ortamlar (doğal olaral deflasyonist ortamlar da), yaşanan olağanüstü gelişmeler karşısında uygulamaya konulan tedbirler... laboratuvar ortamından farksız sanki!

Makalelerim
Uzm.Klinik Psk.Gülşah AKÇAY CİVRİZ