Türkiye’nin sanayileşme serüveni iniş çıkışlarla doludur. Bunun sebeplerini kavrayabilmek, ileriye dönük perspektifler sunmak ise çoğu zaman meşakkatli bir iştir. Sanayileşme her zaman için devletin gündeminde olmuş, başa gelen her politikacı bir şekilde ülkenin kalkınması için çaba göstermiştir. Ama yöntemleri ve attıkları adımlar çoğu zaman ya beklenen etkiyi göstermemiş, ya da âtıl kalmıştır. Bu sebeple ülkelerin ekonomi tarihini irdelemek mevcut duruma ışık tutar. Bununla da kalmaz, daha uygulanabilir kalkınma politikaları geliştirmemize yardım eder.
Maalesef ülkemizdeki birçok ekonomi bölümünde ekonomi tarihçisi yer almamaktadır. Zîra ekonomi bölümü hesap kitabın yapıldığı analitik bir bilim dalıdır. Halbuki sağlam bir ekonomi tarihi nosyonu alan öğrenciler, bilgilerinin gerçek hayattaki karşılıklarını şu veya bu ülkenin kalkınma serüvenine yakında bakarak, örnek olayları inceleyerek elde edebilir. Ekonomi derslerimde öğrencilerin en dikkat kesildikleri yerlerden birisi, vaka analizleri ile ülkelerin ekonomilerini analiz ettiğimiz kısımlardı.
Öğrenci makro ekonomi dersinde milli geliri, işsizliği ve çeşitlerini, para arzını, maliye politikalarını öğrenmeli. Ama bununla birlikte yaşadığı toprakların kalkınma hikâyesini, başarılarını, atılımlarını, yanılgılarını, başarısızlıklarını, bunu etkileyen politikaları, doğal sebepleri ve sosyolojiyi de öğrenmeli. Mezun olan öğrencilerden eğer beklentimiz çoğu ABD orijinli kitabi örnekleri kendi ülkesindeki sorunlara bir çözüm olarak sunması değilse, iktisat tarihine gereken değeri vermemiz oldukça önemli.
İşte tüm bu sorulara cevap teşkil edebilecek, ekonomi bölümlerinde ayrı bir ders olarak okutulması gereken bir kitap çıktı: "Ulusların Yükselişi”
Kitabın yazarı Prof.Dr. Murat Yülek hocamızı 15 yıl önce Viyana’da yaptığı bir sunumda tanımıştım. Özgeçmişi yıldızlar karması gibiydi hocamızın. Bilkent, Boğaziçi, Yale Üniversiteleri… Ardından IMF, Dünya Bankası, EBRD, İslam Kalkınma Bankası gibi işe deneyimleri…Hem akademik, hem de pratik anlamda oldukça aktifti.
Sonraki zamanlarda diyaloğumuz hiç kesilmedi. Benim kariyer yolculuğumda da birçok noktada tavsiyelerde bulundu, yol gösterdi. THK Üniversitesi’nde kendisi dekan iken ben dekan yardımcısı olarak görev yaptım. Gündeminde sürekli 3 şey vardı: üretim, üretim, üretim.
Kendisi şu anda tam da olması gereken bir yerde: Ostim Teknik Üniversitesi (Ostimtech) Rektörü.
Gerçek manada sanayinin içinde çalışıyor. Sanayi politikaları konusunda bir taraftan akademik çalışmalar yapıyor, bir taraftan da bu konuyu gündeme getirebilecek platformlar kurmaya çabalıyordu. 2015 yılında THK üniversitesinde kurmaya çalıştığımız "Sanayi Politikaları ve Teknoloji Yönetimi” merkezive ilgili yüksek lisans programı bunlardan birisiydi.
"Ulusların Yükselişi”, hocamızın tabiri caizse tüm deneyimlerinin damıtılarak okuyucuya sunulduğu, kalkınma, ekonomi, imalat ve sanayi politikaları gibi konulara merakı olanlara yönelik bir kitap.
Kitap sanayileşmenin aslında sadece fabrika sayısından ibaret olmadığını, bir kabiliyet kazanma meselesi olduğunu belirtiyor. Peki bu kabiliyet kazanma süreci nasıl ilerliyor?
Hangi ülkeler ne tür sanayi politikaları belirleyerek kalkındı?
Coğrafi keşiflerin ve sömürgeciliğin kalkınmada rolu neydi? İngiliz sanayi devrimi hangi politikalar neticesinde ortaya çıktı?
Japonya ve Almanya gibi ülkeler nasıl sanayileştiler?
Milli gelir nasıl artırılır? Ayak işi ve akıl işi arasındaki farklar nelerdir? Sanayi politikalarının tüm bu süreçteki rolü nedir?
Sanayileşmenin aşamaları nelerdir? Devletin tüm bu süreçte nasıl bir rolü vardır, eğitim sistemi nasıl kurgulanmalıdır?
Sanayi politikasının iyi uygulama örnekleri nelerdir? Güney Kore nasıl kalkınmıştır?
Peki ülkemiz tüm bu resimde nerede durmaktadır? Sanayileşme serüveninde ülkemiz ne tür badireler atlatmıştır? Ülkemize uygun sanayi politikaları nelerdir?
Tüm bu soruları kah bir iktisat tarihçisi, kah bir kalkınma uzmanı edâsıyla anlatan yazar, üretim anlamında önemli bir potansiyel barındıran ülkemizin nasıl daha müreffeh bir yer olabileceği konusunda bizlere ışık tutuyor.
Kamu yönetimi, uluslarası ilişkiler, iktisat ve işletme gibi bölümlerde bu kitabın içeriğinin bir dönemlik ders olarak tasarlanması oldukça faydalı olacaktır. Belki dersin adı da "Ulusların Yükselişi” olabilir. Ders kapsamında kitabın içeriği hocalar ve öğrenciler tarafından kritik bir bakış açısıyla tartışılmalı ve dersler çıkarılmalıdır.
Kitaptan yaptığım bazı çıkarımları buradan aktarmaya devam edeceğim.
https://medium.com/@seyithan.ahmet/uluslar%C4%B1n-y%C3%BCkseli%C5%9Fi-2668869345f5