Kol saati kullanıyor musunuz? Yüksek lisans eğitimi için İstanbul’a geldiğimde, ilk derslerden biriydi sanıyorum. Derse geç kalmıştım. Hoca sınıfa benim size az önce sorduğum, ‘Kol saati kullanıyor musunuz?’ sorusunu yöneltmişti. Bu soruya cevaben sınıfta sadece 2-3 kişinin kol saati kullandığını öğrenmiştik. Bunlardan bir tanesi de bendim. Sınıfın geri kalanı kol saatinden vazgeçeli çok olmuştu. Çünkü uzun süredir cep telefonları, dijital saatler her yerde ‘zamanı’ hatırlatıyordu. Hayat bu kadar hızlı akıyorken ve üstelik İstanbul’da herhangi bir toplantıya, buluşmaya zamanında yetişmek neredeyse mümkün değilken neden kol saati kullanılsındı ki? Değil mi? [İstanbul, araçların trafikte en fazla rölantide (askıda-yavaşlatılmış) bekledikleri şehirler arasında ilk 10’da yer alıyor.] Zaten benim geldiğim nokta da şöyle oldu: Artık ben de kol saati kullanmıyorum. Tabii, bu gitmem gereken yere geç kalıyorum anlamına gelmiyor. Sanırım, sadece şehrin ritmine alışıyorum. Bu konuyu şunun için açtım. Uzun süre önce The Wall Street’te okuduğum bir makale elime geçti. Sumathy Reddy’in yazdığı makalenin başlığı şu: ‘Her zaman geç mi kalıyorsunuz? Planlama hatası yapıyor olabilir misiniz?’ Soru, dikkat çekici. İşte ben de bu sorudan yola çıkarak insanlar neden geç kalırlar, bunun arkasında yatan nedenler neler olabilir diye araştırdım. Geç kalmak ve sağlık arasında bir ilişki var mı merak ettim. ‘Geç kalmak psikolojik bir problem midir?’ Sürekli geç kalan insanların psikolojisi nasıldır? diye soruşturdum. Doğrusu, karşıma ilginç sonuçlar çıktı.
‘Gitmek istemiyorum’
Aslında ‘geç kalmak’ konusunun iki tarafı var. Birinci taraf ‘geç kalan’, ikinci taraf ‘geç kalanı bekleyen’. Biz konuya geç kalan açısından yaklaşalım. Bir yere neden geç kalınabilir? Pek çok sebebi olabilir. Anadolu Sağlık Merkezi Psikoloğu Selin Karabulut da öyle söylüyor. Bir kişi, zamanını iyi planlayamamasından, aslında o yere gitmek istemeyişinden, kararsızlıklarından, o anda gerekli olmayan işlere zaman harcadığından ve beklenmeyen durumların ortaya çıkmasından dolayı bir yere geç kalabilir, diyor. Yani diyor ki Karabulut: Kararlı olun, zamanınızı iyi planlayın. Evden, iş yerinden çıkmadan önce gereksiz işlerle vakit harcamak yerine yapmanız gereken şeylere odaklanın. Peki, gelelim diğer sorularımıza geç kalmak ve sağlık arasında bir ilişki var mıdır? Sürekli geç kalan insanların psikolojisi nasıldır? Bunlar çok basit sorular. Cevapları da öyle. Çünkü Psikolog Selin Karabulut’un anlattığı gibi gece geç yatan kişi yeterli miktarda uyumadığından zamanında kalkmakta zorlanacaktır. Bu çok açık. Enerjisi düşük olduğundan yorgunluk ve ‘tembellik’ hissi daha fazla olacaktır. Bu da görüşeceğiniz kişiyi yani bekleyen tarafı olumsuz etkileyecektir. Neticede yapacağınız toplantının genel verimi düşecektir. Böyle düşününce, zaman planlaması yapmanın önemi ortaya çıkıyor.
‘Psikolojik sorununuz mu var?’
Geç kalma probleminin ortaya çıkmasında beden sağlığının yanında ruh sağlığı da önemli.Çünkü düşünsenize psikolojik anlamda sağlıklı olmayan, sorunları olan kişiler birçok sebepten işlerine gecikebilirler. Dolayısıyla işlerini zamanında yapamamaları sorunu ortaya çıkar. Bu genel olarak, o işyerindeki dinamizmi ve diğer çalışanları etkileyecektir. Bence burada şu soru önemli: Tıpta ‘Kronik geç kalma’ problemi diye bir hastalık var mıdır? Varsa, bunun nedenleri nelerdir? Psikolog Karabulut: " Kronik geç kalma gibi düşünülen durumların dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) hastalarınınkiyle aynı beyin bölgesindeki sorundan kaynaklanıyor olabileceğini belirtiliyor. Bu kişiler işlerin ne kadar zaman alacağını doğru şekilde hesaplayamıyorlar. Tıp bunu bir hastalık olarak kabul etmedi, diğer psikolojik sorunlara örneğin DEHB, depresyon vs. bağlı olabileceği görüşünü destekledi. Yani böyle bir hastalık aslında yok.” İşte bu şekilde. Kıssadan hisse ben bu yanıtlardan herhangi bir yere gitmeden önce zamanlamayı iyi yapmak gerektiğini çıkardım. Siz de şairin dediği gibi "Ne hasta bekler sabahı / Ne taze ölüyü mezar! / Ne de şeytan bir günahı / Benim seni Beklediğim kadar” demeyin. İnfografikte önerilen tavsiyeleri dikkate alın, derim.
Sizi sonsuza kadar bekleyecek sanmayın dikkatli olun!
►Gidilecek yere ilk defa gidilecekse, adresi daha önceden kontrol edin, alternatif yolları düşünün.
►Yapacağınız iş veya gideceğiniz yer ile ilgili motivasyonunuz yani isteğiniz yeterince yüksek değilse, geç kalma olasılığınız artacaktır.
►Giysi, ayakkabı, evrak vs hazırlıklarınızı önceden yapın.
►Trafik olma olasılığı değil, trafik de olacağı düşünülerek evden çıkın.
►Ucu ucuna değil, gideceğiniz yere 15 dakika önceden varacak şekilde plan yapın.
►Sağlık problemleri ve/ veya hastalık yaşıyorsanız, geç kalma olasılığınız artacaktır.
►Yapacağınız iş veya gideceğiniz yer ile ilgili motivasyonunuz yani isteğiniz yeterince yüksek değilse, geç kalma olasılığınız artacaktır.
►Uyanmak için alarm kurun.
►Sağlık problemleri ve/ veya hastalık yaşıyorsanız, geç kalma olasılığınız artacaktır.